Ayşin, bir ilçenin iki odalı gecekondusunda, yoksul bir ailenin kızı olarak dünyaya gelmişti. Babası Kazım Bey inşaat ustası, annesi Cemile Hanım ise ev hanımıydı. Ayşin zor şartlarda büyümüştü.
Kazım Bey eve alkollü geldiği gecelerde eşi Cemile Hanım’a küçük Ayşin’in gözleri önünde şiddet uyguluyordu. Daha fazla bu şiddete dayanamayan Cemile Hanım Ayşin’i de alıp baba evine dönmüştü.
Öğretmenler, okulda sorunlu bir öğrenci olan Ayşin’den sürekli şikâyetçiydiler. Çünkü Ayşin onunla alay eden arkadaşlarına şiddet uygulamaya başlamıştı. Anne Cemile Hanım bu durumda ne yapacağını bilememiş, çareyi Beden Eğitimi Öğretmeni Mustafa Bey’inde desteğiyle kızını spor salonuna vermekte bulmuştu. Ayşin’inin içindeki şiddeti spora yönelten Mustafa Öğretmen tüm gücüyle Cemile Hanım ve Ayşin’e destek olmuş, kızı okullar arası karate turnuvasına hazırlanırken bir an bile yalnız bırakmamıştı. Cemile Hanım kızının içinde kopan fırtınaların bilincindeydi. Henüz küçük bir kızken annesi gözleri önünde defalarca şiddete uğramış olan Ayşin sanki hayata nefretini kusuyordu. Kendini ve annesini korumak için bu sporun tüm inceliğini daha büyük bir azimle öğreniyordu. Başarısı okullar arası turnuvada birinci olduğunda başlamıştı. Ayşin’in içindeki nefreti spor sevgisine dönüştürmeyi başaran anne Cemile Hanım kızına kadının içindeki gücü de göstermişti.
Mustafa Öğretmen Ayşin’deki bu azmi gördükçe onu her geçen gün daha uzun saatler çalıştırıp iller arası karate müsabakalarına hazırlıyordu. Ayşin’i kazanmak, ona en büyük başarıyı yaşatmak ve etrafındaki duvarları kırmak istiyordu. İkinci başarısında aldığı kupa Ayşin’i çok büyük hedeflerle tanıştırmıştı. Hayatını değiştirecek olan uluslararası turnuva Ayşin için gerçeğin ta kendisi olmuştu. Kazandığı her zaferiyle kadın olmanın güçsüzlük olmadığını kendine bir kez daha ispat etmişti. Şimdi yapması gerekenin Türk kadının gücünü dünyaya göstermek olduğunu biliyordu. Uzun saatler, günler ve haftalar süren bu azimli çalışması sonuç vermiş ve ülkesine kupayla dönmüştü.
Küçük yaşlarda şiddet dolu bir evde büyüyen bir kız hayata açtığı savaşı kazanmış, ülkesinin gururu haline gelmiş ve içindeki kadınlık gücü ile adeta yaşama yeniden başlamıştı.
BİR KADIN DAHA BAŞARMIŞTI.