İyi hafta sonları sevgili okurlar.
Sosyal kontlar ile ilgili birçok yerel ve ulusal gazetelerde haber yapıldı, köşe yazıları yazıldı ama bir arpa boyu yol alınamadı ve sonuç ortada. Kalemime aldığım bu köşe yazımda bölgede yaşayan vatandaşların derdine derman aramak, seslerini duyurmak, bu bölge ile ilgili yetkililerin yeniden dikkatini buraya çekmektir. Çanakkale’nin kanayan yarası olan sosyal konutlar bölgesi, birilerinin oyun tahtası değildir. Kangren olmuş bu yaraya iyi bir doktor bulup kangreni kesip atmak gerekmektedir.
60 sene önce ilimizde yaşanan sel felaketinin ardından dönemin Başbakanı Sayın Süleyman Demirel tarafından çok çocuklu aileler için yapılan bu evler zaman içeresinde yıpranmış ve kentsel dönüşüm için 11 senedir yetkililerin el atmasını bekliyor. Deprem bölgesinde bulunan Çanakkale’de kentsel dönüşümü bekleyen bu tip evler her zaman risk altında ve toplumun can ve mal güvenliğini tehdit eder duruma gelmiştir. Olası bir depremde yaşanacak bir felaketin boyutunu dahi düşünmek ve aklıma getirmek istemiyorum.
Kentsel yenilemeye konu olan sosyal konutlar mevkii için Çanakkale Belediyesi burayla ilgili bir çalışma yaptı. Sosyal konutlar bölgesinde kalan 860 konut yıkılacak yerine, belediyenin düzenlediği yarışma sonucunda birinci olan proje bu bölgeye uygulanacaktı. Gelinen son durumda bir arpa boyu yol gidilmediği gibi belediye ve siyasiler arasında görüşme yapmaktan yoruldular. Şimdi soruyorum bu bölge kaderine mi? Terk edildi. Evler bakımsızlıktan sıvaları döküldü, duvar demirleri çıktı yıkılma noktasına geldi. Burada yaşayan vatandaşlar, oturdukları evlerin sorunlarıyla yıllar içinde kendi hallerine mi bırakıldı. Burada yaşayan halk ve çoğu dar gelirli olan insanlarımız, bundan sonra ne gibi bir yol izleyecek şahsen merak ediyorum.
Bu bölge ile ilgili Çanakkale Belediye Başkanlığı 11 yıl önce Sosyal Konutlar ile ilgili bir kentsel dönüşüm proje hazırlattı ve orada yaşayan vatandaşlardan ve halktan ilk etapta Başkan Sayın Ülgür Gökhan takdir topladı. Bu proje ile ilgili kimisi seçim yatırımı dedi, kimisi de belediye rant peşinde dedi. Bu söylentiler üzerine Çanakkale Belediye Başkanı Sayın Ülgür Gökhan Çataltepeliler derneğinde burada oturan vatandaşların yüksek katılımıyla bir toplantı düzenledi. Belediyenin hazırladığı bu projeyi orada oturan vatandaşlara sayın başkan ve yetkililer tek tek anlattı. Bu toplantıya katılan biri olarak heyecanlandım. Çünkü belediyenin hazırlattığı bu proje hem büyük hem de bu bölgeye hareket getirecekti. Meydanlar, yaya yürüme alanları, otoparkları ile mahallenin görüntüsü değişecek, hem alışverişin hem ticaretin kalbi burada atacaktı. Başkan Ülgür Gökhan belediyenin hazırladığı projeyi Çataltepeliler Derneğinde toplantıda anlatırken, burada yaşayan insanlarımızın yüzleri gülüyordu. Evler yenilenecek, birde üstüne ekonomik ömrünü yitirmiş evlerinin yenisi yapıldıktan sonra değerleri artacaktı. Dar gelirli vatandaşın cebinden bir kuruş çıkmadan kentsel dönüşüm yapılacaktı. Belediyenin hazırladığı bu proje ilk bakıldığında bu bölgeye yakışan bir proje olmuş, yaşam alanları bittiğinde adından bahsettirecekti. Tuğsavul Caddesi bir Demircioğlu ve Atatürk Caddesi gibi 3 bir cadde olacak adından bahsettirecekti. Bana göre bu projeye çok haksızlıkyapıldı.
Ama bakın geçen zaman zarfında gelecek vaat eden ne umutlarla hazırlanan bu güzelim proje zaman içersin de yılan hikâyesine döndü. 860 konutun bulunduğu bu bölgede yaşayan analarımız, babalarımız, çocuklarımız, belediyenin ve siyasilerin bu konuda sınıfta kaldığını dile getiriyorlar. Birçoğunun ortak sesi ise “Bizleri seçim zamanı geldiğinde oy potansiyeli olarak görenler, seçim bittikten sonra bizi kendi kaderimize bırakıyorlar.” diyerek dert yanıyorlar. Bana göre burada insanlarımıza verilen vaatler hep seçim yatırımı olmuş. Bu bölge insanı mağdur olmuş burada yaşayanları düşünen yok. Bugüne kadar verilen vaatler yerine getirilseydi şimdi herkesin evleri yenilenmiş evinde huzur içinde oturuyor olacaklardı.
Bu projeye başladığında bu mahallede yaşayan vatandaşlarımızın çoğu sağlıklı ve sağdı. 11 senede birçok aile ailesinden birer ferdini kaybetti. Birçoğu bu projeyi sağ iken hevesle bu projenin başlamasını beklediler. Çünkü bu proje burada yaşayan insanlarımız için büyük bir proje idi. Yaşadıkları bölgenin çevresi değişecekti. Ama gelin bakın ki birçok kişi bu projeyi görmeden ahirete göçtü.
Bakıyorum Çanakkale’de bir deprem olduğunda herkesin aklına hemen Sosyal Konutlar geliyor. Neden çünkü burada 860 adet konut var. Bu konutlarda en az 4 kişi yaşasa 3440 kişi eder. Buda partiler için büyük bir oy potansiyeli. Gelen her siyasi biz sizin arkanızdayız diyerek bir sürü sözlerde bulunuyor ama icraata geldi mi kimse ortalarda yok. Bende bu bölgede yaşayan biri olarak artık bizim ve benim gibi burada yaşayan insanların bu laflara karnı tok. Bakıyorsun 11 senedir bir arpa boyu yol alınamamış. Laf salatasıyla peynir ekmek teknesi yürümüyor. Burada yaşayan halk artık yetkililerden somut bir şey bekliyor.
Zamanında devletin dar gelirli ve çok çocuklu aileler için yapılan bu binalar artık ekonomik ömrünü doldurdu. Burada yaşan vatandaşlar devletimizden ve belediye başkanımızdan yardım istiyor. Çünkü bur da yaşayan vatandaşlarımız çoğu 60 ile 80 yaşında gelmiş vatandaşlarımız. Ev sahipleri evler yıkılacak diye o zaman masraf yapmayıp doğal gaz bile bağlatmadı. Ufak bir deprem yaşandığında tedirgin olan bu insanlar ne yapacakları konusunda tedirginler. Acaba sıra bize ne zaman gelecek diye bekliyorlar. Yoldan büyük bir araç geçtiğinde daireler deprem olmuş gibi sallanıyor. Ben buradan sormak istiyorum, neden belediyenin yaptığı bu projeden vaz geçildi. Çanakkale Belediyesi orada yaşayan dar gelirli halka, öncülük ve babalık yapması gerekmiyormu. Çocukluğum ve hayatımın birçok bölümü bu mahallede geçti ve birçok anılarımız oldu. Bu mahallenin cefasını da cezasını da bizler çektik. Ölenler ve doğanlar oldu. Evlenme yaşına gelenler evlendi, onlarda çoluk çocuk sahibi oldular. Buradan yetkili arkadaşlara sesleniyorum, bu binalar artık ekonomik ömrünü doldurdu. Değişim bekliyor.
Sonuç olarak bugün gelinen noktada ne belediye nede siyasiler hiç bir kurum burada yaşanacak depremden sonra yıkılan binaların altında kalacak olan bu insanların sorumluluğunun altında ezilirler. Bu mahallenin değişimi için bir deprem mi olması gerekiyor? Ya da birilerinin enkaz altında mı kalması mı gerekiyor. Bence Çanakkale'de bunun gibi birçok yer var ama burada oturan 860 daire sakini uykuya daldığında acaba nasıl uyuduğunu düşündünüz mü? Bence artık bu kanayan yaraya neşter vurulma zamanı geldi de geçti. “Bu hastayı iyileştirecek iyi bir doktora ihtiyaç var.” Hem de acilen. Seçim yaklaşıyor ben ce burada yaşayan vatandaşlarımızın hesap kesme zamanı gelmiştir. Kalın sağlıcakla…Erhan Taylan